Sizce Dünyanın Ömrü Ne Kadar Kaldı?
Dünyanın geleceği konusunda birçok uzun vadeli tahminler etmenin etkilerine dayanarak biyolojik ya da jeolojik çıkarımlar gerçekleştirilebilmektedir. Bu etmenler dünya yüzeyindeki kimyayı gezegenin iç soğuma oranı ya da güneş sisteminde bulunan diğer nesneler yerçekimi etkileri de bu duruma sebep vermektedir. Güneş sisteminde yer alan diğer nesnelerle yerçekimi etkileşimleri ve güneş parlaklığında sürekli bir artış içermektedir.
Bu ekstrapolasyon da yer alan belirsiz faktör gezegende farklılıklara neden olabilmektedir. Sonuç olarak beş milyon sene sürecek mevcut holosen yok oluşa teknoloji sebep olarak gösterilebilmektedir. Aynı zamanda teknolojinin ve insanlığın yok olmasına neden olacak olan ve gezegeni sadece uzun vadeli doğal süreçlerden kaynaklı olarak daha yavaş bir evrimsel hıza geri döndüreceği de tahminler arasında yer almaktadır.
Dünyada Göksel Olaylar
Göksel olaylar yüz milyonlarca senelik dönem aralıklarında biyosfer için küresel bir risk oluşturarak kitlesel yok oluşlara yol açmaktadır. Bu riskler kuyruklu yıldız ya da asteroid çarpmaları yanı sıra süpernova olarak adlandırılmaktadır. Yıldız patlamaları 100 ışık senesi güneş yarıçapı içerisinde gerçekleşme olasılıklarından oluşmaktadır. Diğer jeolojik etmenler ise öngörülebilmektedir. Gezegenin en azından kuvaterner buzullaşması sona erene kadar buzul dönemlerinde devam edeceğini tahmin etmektedir.
Bu dönemler ise dış merkezlilik eksen eğikliği ya da dünya yörüngesinin salınım farklılıklarından kaynaklanmaktadır. Süregelen döngünün bir parçası olarak levha tektoniği tahminsel olarak 250 ve 350 milyon sene içerisinde süper kıta oluşumuna neden olmaktadır. İleriye dönük ise düşünüldüğünde 1,5 ya da 4,5 sene içerisinde dünyanın eksen eğikliği 90 dereceye kadar olan farklılıklar sergileyerek kaotik bir değişkenlik içerisine girebilmektedir.
İnsanın Gezegen Üzerinde Etkisi Nedir?
Gezegen üzerinde küresel etkisi olacağı tahmin edilen riskler adına birçok senaryo bulunmaktadır. İnsanlık açısından incelendiğinde bunlar insan soyunun hayatta kalabileceği riskler ve insan soyunu bitirecek olan riskler olarak ayrılmaktadır. İnsanlık için ölümcül senaryolarda yok oluş insanlığın kendi eliyle meydana getirdiği tehlikeler olması tahminler arasında olan bir gerçektir.
Bu tehlikeler arasında nanoteknolojinin kötüye kullanılması ya da nükleer soykırım yer almaktadır. Bunun dışında insanüstü yapay zeka ile savaş ya da genetik olarak tasarlanmış hastalıklar sadece bunlardan birkaçı olmaktadır. Aynı zamanda dünya dışı bir yaşam biçimi tarafından istila edilmesi de bu olasılıklar arasında yer almaktadır. İnsan ırkının soyu sona erdiği zaman insanlar tarafından inşa edilen yapılar bozulmaya başlayacaktır.
Dünyadaki en büyük yapıların tahmini olarak bozulması yarı ömrü yaklaşık olarak bin senedir. Son yapılar ise açık maden ocakları, çöp sahaları, otoyollar olmak üzere toprak dolgu setler ve kanallar yanı sıra heykeller gibi birkaç anıt dahi seneler sonra dahi ayakta kalabilecektir. Dünyanın ömrü boyunca bu gibi bir olayın meydana gelme olasılığının düşük olduğuna dair bir gösterge olarak da kabul edilebilmektedir.