Piri Reis’in Haritasındaki İnanılmaz Sırlar! Piri Reis’in Haritaları Nasıl Bulundu?
Coğrafya, deniz bilimi ve harita uzmanlığı konularında tarihe adını altın harfler ile yazdıran, Tam adı Piri Muhyiddîn İbn Hacı Mehmed olan Piri Reis’in çizdiği Afrika, Amerika ve Güney Kutbu’nu gösteren harita, 1929 yılında ortaya çıkmış ve haritayı görenler şaşkına dönmüştü.
Bu şaşkınlığın nedenleri arasında Güney Kutbu’nun keşfinin, haritanın çizilmesinden daha sonra, yani 1818 yılında gerçekleşmiş olmasıydı.
Piri Reis’in 1513 yılında çizdiği Afrika, Amerika ve Güney Kutbu’nu gösteren harita bu kıtaların buz altında kalmış sahil kesimlerini de göstermekteydi. Ancak kıta üzerinde bulunan buzlar, haritanın çizilmesinden 6 bin yıl önce erimişti.
Piri Reis Haritası, Amerika kıtasını gösteren en eski haritalardandır. Osmanlı Kaptan-ı Derya’sı (Amiral) Piri Reis tarafından 1513 yılında çizilmiştir. Avrupa ve Afrika’nın batı kıyılarını ve Güney Amerika’nın doğu kıyılarını göstermektedir.
Kristof Kolomb tarafından hazırlanmış bir haritanın da aralarında yer aldığı, 20 kaynak bütünleştirerek hazırlanmıştır. 16. yüzyıl Avrupa ve Müslüman denizcilerinin coğrafya bilgilerini içermekte olan tarihi bir bilgi ve kaynak niteliğindedir. Piri Reis Amerika kıtasını gösteren ikinci haritasını 1528 yılında hazırlamıştır.
PİRİ REİS’İN HARİTALARI NASIL BULUNDU?
Topkapı Sarayı’nda 1929 yılında bir düzenleme yapılmaktaydı. O dönemin müzeler müdürü olan Halil Ethem Eldem, düzenleme sırasında çok ilginç haritalara rastladı. Bu haritalar bir dünya haritasının parçaları gibiydi. Haritaların sahibi ünlü Türk bilimci Piri Reis’ti. Onun yaşadığı dönemlerde böyle haritaların çizimi imkansız görünmekteydi.
Haritaları bulun müze müdürü Ankara’ya haber verdi. Atatürk o haritaları inceledi. Daha sonraki yıllarda kayıp kıta Mu’nun sırrı ile nasıl ilgilenecekse, bulunan bu esrarengiz haritaların da üzerine aynı ilgi gösterildi. Daha sonra Atatürk’ün direktifi ve yönlendirmesi ile bu haritalar çoğaltılarak yayınlandı. O dönem olayları yakından takip etmiş olan Prof. Afet İnan bu konuda şu açıklamaları yapıyor : “Ben haritaları ilk defa Çankaya’da Atatürk’le beraber gördüm. Ceylan derisine büyük bir dikkatle çizilmişlerdi. Üzerlerinde yazılar ve renkli resimler vardı. 1935 yılında, Tarih Kurumu, haritalardan birini tanıtıcı bir broşürle bastı. Genova Üniversitesi’ndeyken ilk Amerika haritalarını incelemiştim. Genova Coğrafya Kurumu’na Piri Reis’in haritasının bir kopyasını verdim. Olay çok ilgi çekti. 1937 yılında çeşitli ülkelerin gazetelerinde yayınlandı. Fakat, o gün bugündür, bu haritanın esrarı çözülememiştir” şeklinde açıkladı.
Ülkemizin Tarihi Zenginlikleri Nelerdir Adlı Makelemize de Bakabilirsiniz.
PİRİ REİS’İN İLK HARİTASI
Bu haritada üzerinde Orta Amerika’yı, Güney Amerika’yı, Afrika kıyılarını ve Avrupa kıyılarının bazı yerlerini görmekteyiz. Ortada Atlas Okyanusu var. Haritanın kuzeyinde ve güneyinde 32′şer uçlu birer rüzgargülü yer alıyor. 95′e 65 cm ölçülerinde. Ayrıca haritanın üzerinde renkli resimler görülmekte.
Örnek vermek gerekirse, Afrika’ya fil ve deve kuşu resmedilmiş. Güney Amerika’da ise lama ve puma resimleri yer almakta. Piri Reis, o bölgelerde bu hayvan türlerinin yaşadığını nereden bilmekteydi?
PİRİ REİS’İN İKİNCİ HARİTASI
İkinci haritada ise, Atlas Okyanusu’nun kuzeyi, Kuzey ve Orta Amerika’nın kıyıları görülmekte. Ayrıca dört adet rüzgargülü bulunuyor. Mil şeklinde ölçüler verilmiş, bu ölçüler 50 ile 10 mil arasında değişmekte. Kuzeyde ise Grönland görülüyor. Terre Neuve kıyıları ve aynı bugünkü gibi görülen Florida yarımadası yer alıyor.
Honduras, Yukatan yarımadaları, Bahama ve Antil takımadaları, Küba, Haiti adaları haritada doğru olarak çizilmiş. Ölçüler, yerler ve şekiller de doğru, sadece 11 derecelik bir pusula kaymasından başka her şey doğru görünüyor. Kısıtlı imkanlar ile geçmiş yıllarda yapılan bu haritalarda her şeyin bu kadar doğru olması insanların merakını biraz daha artırıyor.
